Haziran 06, 2021
Kim bütün gün boyunca harika bir şekilde kokmayı istemez ki?
En sevdiğiniz parfümü kullanmak kesinlikle tüm gün boyunca harika kokmanıza yardımcı olabilir. Ancak birçok parfümün kalıcılığının öğle yemeğine kadar dayandığını fark etmişsinizdir. Bunun nedeni çoğu zaman parfümün doğru şekilde uygulanmamış olmasındandır.
Çoğu insan, parfümün etkisinin daha uzun süre dayanmasını sağlayan uygulamaların ve ipuçlarının olduğunun bile farkında değildir. Ve ne yazık ki, eğer parfümünüzü banyoda veya doğrudan ışık alan bir yerde saklıyorsanız, parfümün etkisini daha kullanmadan kaybetmeye başlamış oluyorsunuz.
Bu yazıda, hem parfümü kullanırken hem de saklarken, parfümünüzden en iyi şekilde yararlanmanız için bazı ipuçlarını ve en iyi uygulama yöntemlerini ele alacağız:
Doğru uygulama ile başlamak, parfümün etkisinin tüm gün sürmesine yardımcı olur. En iyi sonucu almak için parfümünüzü duştan hemen sonra, cildiniz hala nemliyken uygulayın.
Parfümünüzü sıkmadan önce kokusuz losyon veya krem sürmek cildinizi nemlendirecek ve bu sayede parfümün daha uzun süre etkisini göstermesini sağlayacaktır.
Parfümü kıyafetlerinize sıkmaktansa doğrudan vücudunuza uygulayın. Parfümü doğrudan vücudunuza sıktığınızda, parfüm vücudunuzun doğal yağlarıyla birleşerek daha uzun süre kalıcı olacaktır.
Parfüm ısıya tepki veren bir madde olup, parfümü nabız noktalarınıza uygulamak gün boyunca kokunun etkisini sürdürmeye yardımcı olur. Parfümü, enseye, dirseklerinizin iç kısmına, bileklerinize veya dizlerinizin arkasına sıktığınızda daha iyi performans aldığınızı göreceksiniz.
Parfümünüzden daha iyi bir performans almak için ekstra bir canlanmaya ihtiyacınız varsa, uygulamadan önce nabız noktalarınıza az miktarda vazelin sürün. Vazelin, koku için ek bir nemlendirici görevi görerek parfümün daha da uzun süre kokmasına yardımcı olur.
Parfüm sıktıktan sonra bileklerinizi birbirine sürtmek kimyasalların parçalanmasına sebep olur ve üst notaların normalde olduğundan daha hızlı bozulmasına neden olur.
Eğer parfümünüz bir püskürtme başlığına sahip değilse, parfümü bir pamuk yardımıyla cildinize nazikçe sürün.
Eğer saçınızda ekstra bir koku istiyorsanız, saç fırçanıza parfüm püskürtebilir ve saçınız kuruyken tarayabilirsiniz. Pek çok parfümün içindeki alkol saçınıza zarar verebileceğinden dolayı parfümü saçınıza doğrudan püskürtmeyin.
Kokunuzu en üst düzeye çıkarmanın bir başka yolu da parfümünüzle beraber satılan losyon gibi diğer ürünleri de satın almaktır. Bazı popüler markalar, parfümleriyle beraber kullanılmak üzere tamamen uyumlu ürünler de üretiyorlar. Siz de parfümü bu ürünlerle birlikte kullanarak parfümün kalıcılığını arttırabilirsiniz.
Dışardayken bir parfüm takviyesi için, parfümünüzü birkaç pamuğa sıkın ve ıslakken onları plastik bir torbaya koyun ve tüm havasını sıkın. Günün ilerleyen saatlerinde bu nemli pamukları vücudunuza sürebilirsiniz.
Parfümünüzün her son damlasından en iyi şekilde yararlanın. Eğer parfüm şişeniz artık şişenin dibindeki parfümü püskürtmüyorsa, parfümünüz gibi kokan bir losyon oluşturmak için kalan kokuyu kokusuz bir losyonun üzerine ekleyebilirsiniz.
Eğer sürekli kullandığınız bir imza kokunuz varsa, kıyafetlerinizin de onun gibi kokmasını sağlayabilirsiniz. Çekmecelerinizi birkaç kez püskürtülmüş kağıt havlular ile kaplayın. Bu sayede kokunun kıyafetlerinize nüfuz etmesine izin vermiş olacaksınız.
Koku, sıcaklık dalgalanmalarından veya nemden dolayı bozulabilir. Bu yüzden parfümlerinizi banyo gibi nemli ve sıcaklık dalgalanması olan bir yerde saklamak yerine doğrudan güneş ışığından uzak, serin bir çekmecede saklayın.
Bu durum günümüzde artık biraz modası geçmiş olsa da, bazı insanlar hala parfümlerini ayrı, süslü şişelerde saklamayı seviyor. Bu basit bir olay gibi görünse de, havanın parfüm şişesinin içine girmesine izin verecek ve bu da parfümün kimyasal yapısını değiştirecektir.
Parfümün sallanması da aynı şekilde havanın kokuya nüfuz etmesine ve ömrünün kısalmasına neden olmaktadır. Bundan dolayı parfümü çalkalamaktan ve sallamaktan kaçının.
Bazı parfümler hem ciltte hem de şişede doğal olarak diğerlerinden daha uzun süre dayanır. Perfume (Extrait de Perfume), EDP ve EDT farklı konsantrasyonlarda satılmaktadır, yani içindeki esansın alkole farklı oranları vardır. Esans oranı ne kadar yüksek olursa parfümün kalıcılığı da o kadar yüksek olacaktır.
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, farklı konsantrasyonlarda parfüm satın alabilirsiniz. Aldığınız parfümün gücü ciltte ne kadar kalıcı olacağını belirleyecektir. Perfume (Extrait de Perfume) gibi daha konsantre formlar en pahalıya mal olurken, aynı kokunun EDT (Eau de Toilette) gibi daha az konsantre versiyonları daha az maliyetli olacaktır.
Ancak raf ömrü daha uzun olan parfümler de satın alabilirsiniz. Alt notaları daha belirgin olan parfümler, belirgin üst notalara sahip olanlardan daha uzun raf ömrüne sahiptir. Alt notalarda genellikle odunsu veya balzamik aromaların yanı sıra daha baharatlı kokular bulunur. Parfümünüz paçuli ve kehribar gibi oryantal kokuları içeriyorsa raf ömrü daha uzun olabilir.
Daha hafif belirgin temel notalara sahip parfümler daha uçucudur. Kokunuz ne kadar uçucu olursa, muhtemelen o kadar çabuk biter. Buna narenciye, çiçek ve yeşil kokular dahildir.
Seçtiğiniz parfümde hangi notaların en baskın olduğundan emin değilseniz, koku ailesi bilgilerine bakabilirsiniz. Bu genellikle dijital olarak veya ürün açıklamasında bulunabilir.
Parfüm konusunda yeniyseniz, hangi kokunun sizin için en iyi olduğunu belirlemek için bir parfüm testi de yapabilirsiniz. Uzun ömür konusunda endişeleriniz varsa, satın almaya hazır olduğunuzda dikkat çekici temel notalarının yanı sıra konsantrasyonu da göz önünde bulundurun.
Bu ipuçlarını kullanarak kokunuzu mümkün olduğunca uzun süre dayanacak şekilde kullanabilirsiniz.
İhtiyaçlarınız için doğru parfüm türünü satın alarak süreci başlatın. Ardından doğru şekilde saklayın ve kokunun bozulmasına neden olabilecek herhangi bir şey yapmaktan kaçının.
Yorumlar yayınlanmadan önce onaylanacaktır.